

Yamalı bohça haline gelmiş ve bugüne kadar yirmi bir kez değişikliğe uğramış bir anayasamız var.
Anayasa’nın askıya alındığı, bağlayıcılığı ve üstünlüğünün kalmadığı, anayasa ihlallerinin kanıksatıldığı bir dönemin içindeyiz.
Bugün ülkemizde 16 Nisan 2017 anayasa değişiklikleriyle, sadece bize özgü olan, dünyada örneği olmayan bir rejim değişikliğini gerçekleştiren, kuvvetler ayrılığını sona erdirip, tek adamda yasama, yürütme ve yargı erklerini birleştiren bu rejim ve uygulamaları iki buçuk yıllık zaman dilimi içinde iflas etmiştir.
Muhalefetin “güçlendirilmiş parlamenter rejim” önerisine karşı, siyasi iktidardan nasıl bir anayasa değişikliği gelecektir?
Bir toplumsal uzlaşma metni olan anayasada, 2017 değişikliklerinin YSK’nın katkılarıyla gerçekleştiğini, OHAL yürürlükteyken anayasa değişikliği yapılamayacağı kezlerce dile getirilmesine karşın, “Atı alanın Üsküdar’ı geçtiğini” unutmadık.
Devletin görevlerini, yasama-yürütme -yargı erklerinin görev ve yetkilerini, bunların arasındaki ilişkileri, birey yurttaşın temel hak ve özgürlüklerini düzenleyen bir toplumsal uzlaşma metnidir anayasalar.
2011 ve Kasım 2015 genel seçimlerinden sonra kurulan Anayasa Uzlaşma Komisyonlarını kim çalıştırmamıştır?
Çalışma usul ve yöntemleri belirlenmeden neden muhalefet partileri masadan kalkmıştır?
“AKP, yeni anayasa önerisini yaşama geçirmek için ortağı MHP ile mutabakata varırlarsa olabileceğini vurguluyor. Toplumun tüm kesimlerini kucaklamayan, diğer siyasi partilerin, üniversitelerin, hukuk fakültelerinin, baroların, demokratik kitle örgütlerinin görüşlerini almaksızın yeni bir anayasa yapsanız ne olur yapmasanız ne olur?
Neden siyasi iktidar uzlaşmayı değil, sayısal çoğunluk yolunu tercih etmiştir?
Kimsenin yok sayılmadığı, kimsenin ötekileştirilmediği, herkesi kucaklayan, siyasi iktidarı olabildiğince kısıtlayan, birey- yurttaşın temel hak ve özgürlüklerini alabildiğine genişleten bir anayasayı yapabilecek misiniz siyasi iktidar?
Ne kadar samimisiniz bu konuda? Yoksa yine mi gündemi değiştirmek, yoksulluğun, işsizliğin , intiharların üzerine perde çekmeye devam mı etmek istiyorsunuz?…
“Yoksa siyasi iktidar , İYİ Partiyi yanına almak, Millet İttifakı’nı dağıtmak için böyle bir girişime de başvurmuş olabilir. Bakalım, zaman ne gösterecek?
Sağlık diliyorum tüm okuyucularımıza, saygılarımla…